ÖZET

Bilgi uçurma (whistleblowing) kavramı, 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren kurumsal hayatta  ve sair örgütlerin içerisinde sıklıkla yer almaya başlamıştır. Etik dışı veya yasaya aykırı davranışların  örgüt içi ve dışı otoritelere ihbar edilmesi olarak tanımlanan bilgi uçurma, esasen çalışma hayatının  dinamiklerini belirleyen ve iç mekanizmasını yönlendiren bir araç olarak karışımıza çıksa da bu  çalışmada bilgi uçurma kavramını, Türk İş Hukuku çerçevesinde işçi-işveren ile sadakat borcu  ikileminde ele almış bulunmaktayız. Mevzuatta her ne kadar ilgili kavram ve sonuçları yer almasa da  genel olarak iş sözleşmesi ile işverene bağlı olan ve sadakat yükümlülüğü altında bulunan işçinin, bilgi  uçurma hallerinde korunması gerektiği görülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Bilgi Uçurma (whistleblowing), İş Sözleşmesi, Etik, Sadakat Borcu.

GİRİŞ

Kurumlarda kötü ve yanlış davranışların  raporlanması veya açığa çıkarılması; kurum  içerisinde yasa dışı veya etik değerlere uygun  olmayan davranış ve eylemlerin kişilere veya  kurumlara zarar vermemesi için çalışanlar veya  gönüllüler tarafından yetki sahibi mercilere bildirilmesi olarak tanımlanan whistleblowing  kavramı1 ; son yıllarda teknolojik gelişmelerin  ve sosyal medyadaki ulaşılabilirliğin etkisiyle iş  hukuku gündemine girmeyi başarmıştır.

Kavramın iş hukuku boyutunda dikkat çekmesine öncü olan husus, TIME dergisinin 2003  yılında bilgi uçuran üç işçiyi yılın insanı seçtiği sayısıdır. Bahsi geçen sayıda ABD'de cirosu  110 milyon dolara çıkan ve ülkenin en büyük 7.  şirketi olan Enron'un, Genel Müdür Yardımcısı  iken şirket içerisindeki yolsuzlukları fark edip  durumu şirket CEO'suna bildiren Sharon Watkins yer almaktadır. Şöyle ki şirketin CEO'suna  bahsi geçen durumu bildirdikten sonra pasif bir  göreve atanan Sharon, işyerindeki yolsuzlukları bildirip işten ayrılmış ve böylece Enron'un çöküşü ile sonuçlanacak süreci başlatmıştır.2  Aynı  sayıda yine yılın insanı seçilen Coleen Rowley  ise bir FBI ajanıdır. 11 Eylül saldırılarını FBI'dan  önce bildiğini ortaya çıkarmıştır. Rowley, 11 Eylül'den aylar önce şüpheli bazı kişilerin ABD'de  uçuş dersleri aldığını hatta bunlardan Moussaoui'nin önemli bir şüpheli olduğunu amirlerine  iletmiş ancak sesini duyuramamış ve tarihin en  büyük terörist saldırılarından biri gerçekleşince, yazdığı 13 sayfalık raporu Senato İstihbarat  Komitesi üyelerine vermiştir. Yaşanan baskılara rağmen Rowley hâlâ görevini sürdürmektedir. Aynı sayıda yılın insanı seçilen 3. isim  ise Cynthia Cooper, WorlCom şirketinde mali  denetçilik ve başkan yardımcılığı görevlerini  üstlendiği sırada, şirketin hesaplarında oynama yapılarak gerçekleştirilen 9 milyar dolarlık  yolsuzluğu saptamış ve durumu denetçi şirkete  bildirmiştir. Denetim şirketinin olayı görmezden gelmesi üzerine durumu hükümete ihbar  ederek yolsuzluğu ortaya çıkarmıştır. Akabinde Cooper terfi ettirilmiş ve maaşı iki kat artırılmıştır. Bahsi geçen her üç kadının da ortak  yönü, çalışan olarak şirket içi yasaya aykırı durumların yetkililere ihbarı için "bilgi uçurma"  yoluna başvurmalarıdır.

Bu çalışmada bilgi uçurma uygulaması Türk  İş Hukuku nezdinde, işçi-işveren ve sadakat yü-kümlülüğü çerçevesinde olası sonuçları ile kıyas  yoluyla ele alınmıştır.

Download >> Türk İş Hukukunda Bilgi Uçurma (Whistleblowing)(PDF)

Footnotes

1 Aktan Ç. C "Organizasyonlarda Yanlış Uygulamalara Karşı Bir Sivil Erdem, Ahlaki Tepki Vicdani Red Davranışı: Whistleblowing", Mercek Dergisi, 2006

2 Serdar Sarı "Whistleblowing ve Etik İlişkisi", Academia

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.