Deloitte'un bu yıl 19'uncusu yayınlanan Teknoloji Medya ve Telekomünikasyon Öngörüleri raporunun Türkiye tanıtımı, TÜSİAD'ın ev sahipliğinde geçtiğimiz hafta gerçekleşti. On yıldır olduğu gibi bu yılki tanıtım sunumunu da Duncan Stewart oldukça interaktif ve etkileyici bir şekilde yaptı. Stewart'ın sunumunda ve detayları raporda yer alan 2020 yılana dair öngörüleri aşağıdaki gibi özetlemek mümkün.

907206a.jpg

Yapay zekanın ("YZ") hem endüstriyel hem de günlük hayattaki kullanımı giderek artıyor. YZ'nin veriye dayalı öğrenmesi çok yüksek kabiliyette bilgi işlem gücü gerektirdiğinden hala bulutta gerçekleştiriliyor. Ancak, YZ'den buluta bağlı olmadan yararlanmak da mümkün hale gelemeye başladı. Bunu sağlayan ise YZ çiplerinin cep telefonu gibi son kullanıcı ürünlerine dahil edilmesiyle gerçekleşiyor. Örneğin Apple, Samsung, Huawei gibi markaların son çıkardığı modellerde bu çipleri görmek mümkün. Işık yetersizliği ve titreşimden kaynaklanan fotoğraf hatalarını YZ ile düzeltebilen bu çiplerin maliyetinin 3 dolar seviyelerine kadar düşmesi bu yayılımın temelini oluşturuyor.

Robotlar endüstrideki kullanımın yanında, profesyoneller ve son tüketiciler için de işlevsel ve erişilebilir olmaya başlıyor. Bunda YZ, IoT (internet of things) ve 5G teknolojilerindeki gelişimin payının tartışılmaz olduğu görülüyor. Robotların kablolardan kurtulması, hızlı bir şekilde birbirleriyle haberleşmesi ve otonom işlem yapabilme kapasitelerinin artması endüstriyel kullanım dışındaki alanlarda da yayılımı tetikliyor. Bu kapsamda gerek profesyonel kullanım gerekse son tüketiciler için olan pazarların daha da gelişmesi öngörülüyor.

5G iletişim teknolojilerinin kamusal ağ dışında özel ağların kurulması ve yaygınlaşmasını arttırması bir diğer öngörü olarak raporda yer alıyor. Hali hazırda az sayıda da olsa fabrikaların, madenlerin, hastanelerin, limanların, havaalanlarının ve askeri üslerin sahip olduğu özel 5G ağlarının, bu iletişim teknolojisinin yaygın hale gelmesiyle artması bekleniyor. Veri iletim hızındaki sıçramanın yanında yüksek düzeyde güvenlik ve asgari düzeyde gecikme sunan 5G teknolojisi bu öngörünün temelini oluşturuyor. Uygulama kısmında ise gerek yasal yükümlülüklerden kaçınmak gerekse know-how avantajından yararlanmak amacıyla mobil operatörler ile işbirliği yapmanın süreci hızlandıracağı tahmin ediliyor.

Rapordaki en şaşırtıcı başlıklardan biri karasal (anten yoluyla) TV yayıncılığına ilişkin gelişmelere dair. Türkiye'de karasal TV yayıncılığı hızla yok olurken, dünyanın gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkesinde tüketiciler ücretli TV aboneliklerini sonlandırıp herhangi bir ücret ödemedikleri karasal yayınları izlemeyi tercih ediyorlar. Öte yandan istedikleri eğlence hizmetlerini tüketebilmek için ise Netflix vb. isteğe bağlı yayıncılık hizmetlerini kullanıyorlar. Bu durum geleneksel TV yayıncılığının tüketiciler tarafından herhangi bir bedel ödemeyecek kadar az önemsendiğini göstermekle beraber, bu mecraya dayalı reklam modellerinin hala potansiyeli olduğuna işaret ediyor.

Öte yandan, henüz çok sınırlı bir yayılımı olan sesli kitap ve podcast'lerin önümüzdeki dönemde büyüme potansiyelinin olduğu düşünülüyor. Var olan kitapların dijital ortamda sesli kitap şeklinde yerini alması ve birden çok dilde yayınlanması, dünyanın birçok yerinden kullanıcı çekebilecek büyüme potansiyelinin temelini oluşturuyor. Sesli kitaplar için genelde abonelik ücreti çerçevesinde bir iş modeli takip edilirken, podcast'ler için bu çoğu zaman mümkün olmuyor. Radyonun isteğe bağlı bir biçimi şeklinde gelişen podcast'lerin kalite ve çeşitliliklerini arttırarak bu tuzaktan kurtulmalarının mümkün olduğuna değiniliyor. Her iki mecranın yayılım potansiyelinin artmasının arkasında ise akılı hoparlörlerin (smart speakers) yaygınlığının artması olduğu savunuluyor. Akıllı hoparlör kullanıcılarının yarısından fazlasının haftada en az bir sesli kitap veya podcast dinlediklerine yer veriliyor.

Raporda yer alan son başlık ise bisiklet teknolojisinin bugünkü geldiği duruma ve yakın gelecekteki potansiyeline dikkat çekiyor. Günümüz teknolojilerinin bisikleti daha hızlı, daha kullanışlı ve daha güvenli yaptığına vurgu yapılarak elektrikli bisikletlerin hızla yaygınlaşacağı öngörüsünde bulunuluyor. Kökeni 19. yüzyıl sonların dayanan elektrikli bisikletin, paylaşım sistemleri, cep telefonu uygulamaları, trafik sıkışıklığı ve çevresel duyarlılığın artışı ile birlikte yaygınlaşacağı tahmin ediliyor.

Bahsetmediğimiz diğer birkaç konuya ve raporun tamamına erişmek için linke tıklayabilirsiniz: https://www2.deloitte.com/content/dam/Deloitte/tr/Documents/technology-media-telecommunications/DI_TMT-Prediction-2020.pdf

The content of this article is intended to provide a general guide to the subject matter. Specialist advice should be sought about your specific circumstances.